Dünya genelinde 1 milyardan fazla insanı etkileyen migren, yalnızca bir baş ağrısı olmanın çok ötesinde, yaşam kalitesini düşüren ve günlük hayatı sekteye uğratan ciddi bir nörolojik hastalık. Türkiye’de ise her 100 kişiden 16 ila 21’i migren hastası.
İSTANBUL (İGFA) - Toplumda halen yeterince ciddiye alınmayan migren hastalığı ile ilgili Nöroloji Uzmanı Dr. Meliha Aydın, belirtilerinden korunma yollarına, doğru bilinen yanlışlardan tedavi seçeneklerine kadar uzanan konulara dikkat çekti.
Dr. Meliha Aydın; migrenin başın bir tarafında yoğun, zonklayıcı ağrılarla kendini gösteren, bulantı, kusma,görme sorunları, konuşmada bozukluk, denge kaybı, ışık ve sese hassasiyet gibi belirtilerin eşlik ettiği nörolojik bir hastalık olduğunu belirterek, "Migren hastalığı çocukluk döneminde başlayabileceği gibi erken yetişkinlik dönemine kadar hiç belirti vermeyebilir de. Ailede migren hastalığının varlığı, migren hastalığının ortaya çıkmasında önemli bir risk faktörüdür. Kadınlarda daha sık görülür ve yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilir" dedi.
72 saatten fazla süren migren ataklarının acil tıbbi müdaheleyi gerektirdiğini ifade eden Dr. Aydın, "Araştırmalar gösteriyor ki, her iki yetişkinden biri baş ağrısı şikâyeti yaşıyor. Türkiye’de ise bu oran daha da dikkat çekici: Türkiye Migren Epidemiyoloji Araştırmalarına göre her 100 kişiden 16 ila 21’i migren hastası.Görülme sıklığı kadınlarda yüzde 25-30’lardayken, erkeklerde bu oran yüzde 10 – 12 civarında. Ancak birçok hasta yaşadığı baş ağrısını migrenle ilişkilendirmiyor, bu da erken tanı ve etkin tedaviyi geciktiriyor” diye konuştu.
İŞ GÜCÜ KAYBI, SOSYAL İZOLASYON VE YANLIŞ İLAÇ KULLANIMI
Dr. Aydın, migrenin sadece bireysel değil, toplumsal bir sağlık sorunu olduğunu belirterek, sinir dokularının kan dolaşımından sorumlu damarları tıkayarak inme geçirmesine neden olabileceğini, birçok kişinin sadece ağrı kesici ile geçici çözüm ararken, bu durum hem yanlış ilaç kullanımına hem de kronikleşmeye neden olabileceğini kaydetti.
Dr. Aydın, migreni tetikleyen bazı yaygın faktörleri şöyle sıraladı:
Hormonal değişiklikler
Aşırı alkol ve kafein tüketimi,
Tuzlu gıdalar
Aşırı egzersiz
Ani hava değişimleri
Yoğun ortam kokuları
Uykusuzluk
Aç kalmak
Bazı yiyecekler (örneğin çikolata, peynir)
Parlak ışıklar ve yoğun stres
Aydın'a gör dikkat edilmesi gereken noktalar şöyle:
Migren yalnızca ağrı kesiciyle geçiştirilemez.
Stres, açlık, uykusuzluk gibi etkenler atakları tetikleyebilir.
Migren tanısı, uzman hekim tarafından konulmalıdır.
Sürekli baş ağrısı yaşayan bireyler mutlaka nörolojik değerlendirme almalıdır.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Marmara TV
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Her migren baş ağrısı değildir!
Her migren baş ağrısı değildir!
Dünya genelinde 1 milyardan fazla insanı etkileyen migren, yalnızca bir baş ağrısı olmanın çok ötesinde, yaşam kalitesini düşüren ve günlük hayatı sekteye uğratan ciddi bir nörolojik hastalık. Türkiye’de ise her 100 kişiden 16 ila 21’i migren hastası.
İSTANBUL (İGFA) - Toplumda halen yeterince ciddiye alınmayan migren hastalığı ile ilgili Nöroloji Uzmanı Dr. Meliha Aydın, belirtilerinden korunma yollarına, doğru bilinen yanlışlardan tedavi seçeneklerine kadar uzanan konulara dikkat çekti.
Dr. Meliha Aydın; migrenin başın bir tarafında yoğun, zonklayıcı ağrılarla kendini gösteren, bulantı, kusma,görme sorunları, konuşmada bozukluk, denge kaybı, ışık ve sese hassasiyet gibi belirtilerin eşlik ettiği nörolojik bir hastalık olduğunu belirterek, "Migren hastalığı çocukluk döneminde başlayabileceği gibi erken yetişkinlik dönemine kadar hiç belirti vermeyebilir de. Ailede migren hastalığının varlığı, migren hastalığının ortaya çıkmasında önemli bir risk faktörüdür. Kadınlarda daha sık görülür ve yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilir" dedi.
72 saatten fazla süren migren ataklarının acil tıbbi müdaheleyi gerektirdiğini ifade eden Dr. Aydın, "Araştırmalar gösteriyor ki, her iki yetişkinden biri baş ağrısı şikâyeti yaşıyor. Türkiye’de ise bu oran daha da dikkat çekici: Türkiye Migren Epidemiyoloji Araştırmalarına göre her 100 kişiden 16 ila 21’i migren hastası.Görülme sıklığı kadınlarda yüzde 25-30’lardayken, erkeklerde bu oran yüzde 10 – 12 civarında. Ancak birçok hasta yaşadığı baş ağrısını migrenle ilişkilendirmiyor, bu da erken tanı ve etkin tedaviyi geciktiriyor” diye konuştu.
İŞ GÜCÜ KAYBI, SOSYAL İZOLASYON VE YANLIŞ İLAÇ KULLANIMI
Dr. Aydın, migrenin sadece bireysel değil, toplumsal bir sağlık sorunu olduğunu belirterek, sinir dokularının kan dolaşımından sorumlu damarları tıkayarak inme geçirmesine neden olabileceğini, birçok kişinin sadece ağrı kesici ile geçici çözüm ararken, bu durum hem yanlış ilaç kullanımına hem de kronikleşmeye neden olabileceğini kaydetti.
Dr. Aydın, migreni tetikleyen bazı yaygın faktörleri şöyle sıraladı:
Aydın'a gör dikkat edilmesi gereken noktalar şöyle:
Kaynak: İGF Haber
Son Haberler
Muratpaşa’da Muhtarlar Meclisi’nin yaz toplantısı yapıldı
Manisa’da yol konforu artıyor
Bursa’nın genç sporcularından uluslararası başarı
'Koçluk'ta devrim! İşe yaramayan koçluk yöntemlerine son!
Keşan’da giysi toplama kutularında çöp tepkisi!
Konya'da 'Spor Okulları Olimpiyatları'na coşkulu açılış
Kaan Urgancıoğlu WWF-Türkiye’nin Doğa Elçisi oldu
Şile Ayazma Plajı’nda 3. Marin Beach Voleybol coşkusu
Sakarya’da umut ve dayanışma rüzgarı esti
Konya Meram Yaz Spor Okulları coşkulu finalle tamamlandı
Bursa Nilüfer Halk Dansları İtalya'dan ödülle döndü
Manisa'da 'Kayıp Alarmı' devrede
Sakarya potasında hedef şampiyonluk
Azerbaycan Milletvekili Kurbanov: Türk ruhu, bugünün gücü ve yarının umududur
Basketbolda Kağıtspor yeniden 1. Lig’de